Kayıp Fısıltı 5 Yaşında! & Kelime Oyunu

Herkese merhaba... Kayıp Fısıltı dün 5. senesine girdi. İlk defa "Bir Günce" adı altında 15 Mayıs 2018 tarihinde açtığım bloğum özellikle gezi ve edebiyat üzerineydi. Zamanla buna başka konular da eklendi, bazı değişimler geçirdi ve şu an ki son haline ulaştı. Zaman içerisinde birçok sevecen yazarlarla tanıştım, hayatımı etkileyen, bakış açımı değiştiren bir sürü insanla tanıştım. Bu yüzden hem onlara hem de tüm takipçilerime, okurlarıma teşekkür etmek istiyorum. 


Bu sefer farklı bir şey yapacağım. Kelime Oyunu vardı hatırlarsanız, her hafta bir blog beş kelime veriyor ve isteyen blog yazarı onunla ilgili hikaye, şiir vs. yazıyordu. Ben hep kısa hikaye yazmıştım bu zamana kadar ama bu sefer blog hayatımın 5. yılına özel bir deneme yazısı yazdım. Kelimelerimiz şunlardı bu hafta: Avcı/Talih/Bağdaş/Kaos/Yaratık



Online evim gibi gördüğüm bloğumun beşinci senesini doldurduğuna inanamıyorum. Sanki daha dün açmışım gibi... Ciddi bir sıkıntı olmadıkça hayatım boyunca buraya yazmaktan vazgeçeceğimi düşünmüyorum. Yazmak her zaman beni iyileştirdi, yazmak her zaman beni özgür kıldı, yazmak her zaman ufkumu açtı... Yazmak... Yazabiliyor olmak... Bazen ne kadar talihli olduğumu düşünüyorum, insanoğlunun yazabilme yetisi olduğu için... Sanki bu yeteneğimizin olması şöyle bir şey gibi; sen insansın! Sen çok düşüneceksin, sen acı çekeceksin, sen hayatı ciddiye alacaksın ve derin düşüneceksin, sessiz kalmak zorunda kalacaksın çoğu zaman ama... Yazarak iyileşeceksin. Yazarak hayata tutunmaya devam edecek, motive olacaksın. Tıpkı acı çektiğinde, sessiz kalmak zorunda kaldığında bir enstrüman çalabilmek gibi, tıpkı bu zamanlarda müzik dinleyebilmek gibi, resim yapabilmek gibi...



Evet bir kaosun içindesin. Düşünmek bir yerde acı çektirir, insanı yalnızlaştırır. Ama böyle yeteneklerin var ki, yazabiliyor, çizebiliyor, okuyabiliyor, üretebiliyorsun ve iyileşiyorsun. Sadece düşüncelerinle başbaşa kalsaydın, yeteneklerin olmasaydı ne olurdu? Ruhun ezildiğinde onu doyuran bir avcısın. Kelimeleri, notaları, noktaları, sembolleri avlayan bir avcı...



Aklının olması ve onu kullanabilmek bunu gerektirirdi çünkü.  Bilinen tüm yaratıkların içinde bu kadar derine inebilen tek tür seninkiyse buna ihtiyacın vardı. Şimdi bağdaş kur, gözlerini kapat ve zihnini doldur. İstemesen de olacak bu. Okuduğun fantastik kitaplardan izlediğin dramatik filmlere, tanıştığın en kötü insandan, hayatını iyi yönde değiştiren o meleğe kadar... yaşadığın tüm tecrübeler kendini bir yerlerde gizliyor ve ara ara farklı şekillerde kendini gösteriyor. İşte tam o anda ÜRET. YAZ. ÇİZ. BESTELE...


***

Fotoğrafları seçim günü teyzemin bahçesinde çekmiştim. Birkaç resim daha ekleyip, kaçıyorum. Tüm okurlarım, umarım çokça sene daha beraber olacağız, hepinizi seviyorum!





***

Instagram: @kayipfisilti

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sağlık & Fitness Rutinim

Kar - Kısa Öykü | Kelime Oyunu 77

Dim Mağarası